Daalhof Çocuk Çiftliği

Kızımız burada hayatta nadiren başa gelecek şeylerden birini, yurt dışında yaşama durumunu tecrübe ediyor ama büyüdüğünde bunları hatırlamak için şu an oldukça küçük. Buraya yazılar bırakmamın sebeplerinden biri de ileride bunları okuyup, neler deneyimlediğini yakından görebilmesi. Tabii ki anlatılır, tabii ki fotoğraflara bakılır ama sonuçta "söz uçar, yazı kalır" ve hafızama ayrıntıları hatırlamak konusunda pek güvenmiyorum. Bununla beraber ayrıntıları da bilmesini isterim. Bu işin bir diğer güzel yönü de bu ayrıntıları somut bir mecraya yazılı olarak aktaracak olmak beni yazacağım şeyleri araştırmak zorunda bırakıyor. Böylece yaşadıklarımın daha da farkında oluyorum. Tam da burada olmak istediğim şey. Olgun bir farkındalıkla gözlemlemek, neredeyse mücessem bir göze dönüşünceye kadar gözlemlemek!
At gözlüksüz, gözlü at :)
O yüzden etrafa mümkün olduğunca dikkatli bakmaya çalışıyor ve karşıma da güzellikler çıkması için dua ediyorum. Bu şekilde gezerken bir gün karşımıza şehrin orta yerinde, buranın nadir rezidans tarzı binalarının tam ortasında pat diye bir çiftlik çıkıverdi. Önce ana cadde tarafından hayvanları gördük ve sonra arka tarafa dolanıp içeri girdik. Bu arada acaba giriş ücretli mi, kimse bir şey sormuyor, görevli yok, elimizi kolumuzu sallayarak buraya giriyoruz ama acaba suç mu işliyoruz :) vb. düşünceler içinde idik. Sonradan anladık ki giriş herkese açık ve ücretsizmiş. İçeride bildiğiniz ahırlar, inekler, eşekler, otlar samanlar, vb. çiftlik ile ilgili herşey, çiftliğin tam ortasında birşeyler yiyebileceğiniz bir kafeterya, organik ürün tezgahı, bir gölet ve bir de oyun parkı bulunuyor. Bunun dışında çiftliğin geri kalanı aslında bir çiftlikle bir hayvanat bahçesi karışımı.
Burası 1936'da kurulmuş bir çiftlik imiş, zamanla imece usulü büyümüş, ilçe sakinlerinin bir buluşma noktası, eğitim atölyeleri düzenleyen bir okul, küçük çocukların güvenle oynayabileceği bir park, kendi organik ürünlerini satan bir manav, kendi arılarından bal üreten bir tesis, öğrencilerin gönüllü çalıştığı bir merkez, pek çok hayvan görebileceğiniz bir hayvanat bahçesi ve sürdürülebilir kalkınma hakkında insanlara fikir veren bir yer haline dönüşmüş. 
                             Kaynak: http://www.daalhoeve.nl/boerderij/missie-visie-strategie
Kendi sitelerinde 2016-2019 dönemi için "yeşil ve katılımlı bir politika" benimsediklerini söylüyorlar. Bu doğrultuda da binanın üzerindeki güneş panelleri ile kendi enerjilerini kendileri üretiyorlar ve çalışanların çoğu gönüllüler. Hatta genç, çok genç gönüllüler. Bazıları ile konuşmaya çalıştım, ortaokul çağında ergenler :) Bir ergen için yapılabilecek en iyi aktivitelerden birini yapıyorlar aslında. Hayvanlara yem veriyor, ahırlara sokup-çıkarıyor, küçük misafirlere midilli ve sanırım eşek :) turları yaptırıyorlar. (Bu arada pembişli-mavişli full ekipmanlı midilli turu yalnızca 1€.)
Çiftlikte görebileceğiniz hayvanlar; inek, eşek, midilli, tavuk, horoz, civciv, hindi, domuz, koyun, keçi, alpaka, kanguru, mirket, kobay, ördek,  tavşan, arı, çeşitli kuş ve papağan türleri olarak sayılabilir. 
İşte böyle, kısa bir gezinti diye evin etrafında çıktığımız yürüyüşün bize getirisi olan bu çiftliği ara ara ziyaret ediyoruz, kızımızın çok sevdiği bir yer olmasının yanı sıra bizim için de vakit geçirmek adına yeşillikler içinde hoş bir yer. İstanbul'da da böyle yerler var muhakkak ama eve on dakikalık yürüme mesafesinde olması için şehrin dışında oturmak zorunda olmak bizlerin handikapı. 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Almanya gezisi, Stuttgart ve Ludwisburg, 1.5.18

Waldorf Yöntemiyle Çocuğumu Büyütüyorum Kitabı Hakkında

Ayarlarla Oynamak, Oyuncak Müzesi-2